Pandemi eşler arasını da açtı
andemi olumsuzluklarıyla tüm insanların hayatını etkilemeye devam ediyor. Bu zorlu süreçte her ilişki payına düşeni aldı. Biz de pandeminin aileyi, eşler arasındaki ilişkiyi nasıl etkilediğini ve neler yapılması gerektiğini Uzman Psikolog Şenay Ölmez ile konuştuk. Başkent’in sorularını yanıtlayan Ölmez, “Pandemi sürecinde artan bireysel kaygılar ekonomik ve toplumsal sorunlar ve yaşanan kayıplar, gerek bireysel uyumu gerek aile de uyum sorunlarını artırdı. Nitekim bir yılın sonunda 213 kişi ile yapılan çalışmada yüzde 63 oranında eşler arasında anlayışın azaldığı görüldü. Bu bilgi önemlidir.” dedi.
• Kovid sürecinde eşler arasındaki ilişkileri değerlendirecek olursanız eşlerin birbirine karşı hoşgörüsü ve anlayışlı olma hali daha mı azaldı ne dersiniz?
Aile yapısı son yıllarda bir değişimden geçmektedir. Bu değişim sürecini, Kovid-19 ile tanışmamız da etkiledi. Aileyi bir sistem olarak ele aldığımızda, bu sistem Kovid-19’un getirdiği engeller ve zorunluluklar karşısında zorlandı. Çünkü aile tanımadığı bir stresle karşılaştı. Stresle karşılaştığımızda güvende hissettiğimiz yere döneriz. Orası ailedir. Kovidin başlarında güven ve aidiyet duyguları eş ilişkilerini olumlu etkiledi. Özellikle Kovid öncesi de ilişkileri iyi olan eşler bu sürecin başlarını olumlu bir yaşadılar.
• Eşler arasındaki uyum iyi olduğunda tüm aile bu süreci iyi yaşadı. Eşler ne zaman ayrışmaya başladı?
Ailenin sorun karşısında bir araya gelmeleri ve birbirlerini desteklemeleri sağlıklı bir durumdur. Ancak artan bireysel kaygılar ekonomik ve toplumsal sorunlar bir de buna ek olarak yaşanan kayıplar, gerek bireysel uyumu gerek aile de uyum sorunlarını artırmaya başladı. Nitekim bir yılın sonunda 213 kişi ile yapılan çalışmada yüzde 63 oranında eşler arasında anlayışın azaldığı görüldü. Bu bilgi önemlidir.
AZALAN EMPATİ VE AZALAN SAYGI
• Kovid süreci eş ilişkilerinde duygusal mesafeyi artırdı mı?
“Bir yılın sonunda 213 kişi ile yapılan çalışmada yüzde 63 oranında eşler arasında anlayışın azaldığı görüldü” bilgisi yani anlayışın azalma durumu riskli bir durumdur. Çünkü esnekliği ve dayanaklılığı azaltır. Bu durum azalan empatik yaklaşım, azalan saygı demektir. Bu durumda istemediğimiz durum gerçekleşir. Yani eşler arası duygusal mesafenin azalması söz konusudur, bu da sevgi, yakınlık ve anlayışın azaldığı anlamına gelir.
• Eşler arasındaki mesafe arttı peki buna bağlı olarak da şiddet de arttı diyebilir miyiz?
Eş ilişkileri etkilenmeye başladığında aile sistemi sarsılır. Bu durumda eşler sorunlarının çözümde işbirliği yapabilirler ise problemler çözülür. Aksi maalesef sorunların artması demektir ve bu noktada özellikle ev içi şiddet de gelişebilir.
• Eşler arasındaki duygusal mesafe ülkenin en çok hangi bölgesinde yani bunu kırsal ya da şehir olarak ayırabilir miyiz?
Bu şekilde ayırmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Çünkü kentler ya da dünyanın her hangi bir yeri fark etmez. Dünyanın her yerinde eşlerin birbirlerinde önemsedikleri duygusal ihtiyaçları, sevgi, yakınlık, anlayış, bağlanma durumları aynıdır. Evrenseldir. Ancak eğitim düzeyi yüksek kadın bu duyguları daha çok ifade eder, fark eder ve bekler.
• Pandemide genel olarak eşler arasında duygusal mesafenin arttığı görülüyor eşler bu süreçte neler yapmalı?
Özellikle Kovid süreci de dikkate alındığında, eşler duygusal ihtiyaçlarını fark etmeli, kaygı ve korku düzeylerini önemsemeliler. Dinleme düzeylerini artırmaları, yaşadıkları sorunları paylaşabilmeliler ve birbirlerine zaman ayırabilmeliler, sorumluluklar diğer aile üyeleri ile birlikte planlanabilmelidir. Çocukların evdeki yaşantıların düzenlenmesinde işbirliği yapılmalı, yeni kararlar alabilmeliler ve birlikte uygulayabilmeliler. Teknoloji kullanımı iyi yönetilmeli. Bu süreçten yeni bir yapılanmayla çıkılabilir.
Kaynak: https://www.baskentgazete.com.tr/ozel-haber/pandemi-esler-arasini-da-acti/haber-37798
